Hak-kan gözlerini açtı, alnında ıslak bir bez üstünde ince bir örtü.. Bir yatakta yatıyordu.. Yanına baktığında esmer, uzun boylu bir adamın ona baktığını gördü. Adam;
-Gözlerini açtı Kisuke.
-İyi iyi..
Hak-kan dikeldi , sol tarafındaki kız;
- Lütfen biraz daha dinlenin.. dedi.
Hak-kan kalkmak istedi, uzun boylu adam Hak-kanın ensesine vurarak onu bayılttı..
Birkaç saat sonra kalktı.. Bu sefer birden ayağa kalktı ve içeriye koştu.. İçeride iki çocuk, Urahara ve o adam yemek yiyoordu. Pencereden dışarı baktı, akşamdı.. O adamın yanına gitti;
-Sen de kim oluyosun. Niye bana vurdun? Bu ne içindi?
-Ben Tessai! Dinlenmeniz lazımdı Shinigami-san..
Sonra Hak-kan'nın karnı açlıktan gururlardı - şiddetle - .. Urahara;
-Sofraya otursana, Hak-kan-kun.
Hak-kan sofraya oturdu, o kadar acıkmıştı ki büyük bir hızla yemeğini yemeye başladı..Tabağını bitirdi, bir tabak ister gibi gözlerine baktı..Erkek çocuk;
-Bir tabak daha ister misin, bedavacı? Kız;
-Eğer bir tabak daha isterseniz, yemeğimiz var bedavacı-san. Urahara,
- Hey hey çocuklar. Bedavacı misafirimize bedavacı demeyi kesin.
Hak-kan en sonunda çıldırdı.. Tabağını masasına koydu.
-Ben doydum, teşekkürler. dedi. Masadaki herkes birbirine bakıp gülümsedi.
-Bu arada Urahara-san. Benim gigai hazır mı?
-Elbette hazır , Jinta getirir misin?
-Neden ben, o gitsin.
Urahara erkek çocuğun, Jinta'nın gözlerine gülümseyerek baktı, ama çocuk korkmuş gibiydi. İçeriye koşup Hak-kan'ın gigaisini getirdi.. Hak-kan gigaisine girdi.. Ona yapay ruh verdi.. Tavşanlı.. Hak-kan onu cebine koydu. Herşey için Urahara'ya teşekkür etti, ve şehri biraz gigaisiyle turlamak için dışarıya çıktı.
-1636