-*-58.Bölge-*-

Kiyoshi Takashi'nin
_Kiyoshi dikkat et!
demesiyle birlikte kendine geldi. Biraz kendini toparlamış ve gözlerini insana benzeyen hollowdan almıştı. Ayrıca Takashi'nin onu kendine dikkat et diyerek uyarması hoşuna gitmişti. Demek ki Takashi onu az da olsa umursuyor ve ona değer veriyordu. Ama Kiyoshi Takashi'nin kendisine sinir olduğunu da biliyordu tabi ki. Kiyoshi kılıcını çekti. Bir hollowun kendisine doğru geldiğini farketmişti. Hollow'un güçsüz olduğu reatsusundan da belliydi. Hollow aşırı derecede uzun ve iriydi. Yaklaşık beş buçuk metre boyunda olmalıydı. Yüzünde sanki hockey maskesini andıran beyaz bir kask vardı. Kaskı andıran yüzünden gözleri ve ağazı görülebiliyordu. Gözlerinin rengi kan kırmızısıydı. Ağzı da yoktu. Ağzı yerine bir boşluk vardı. İri ve büyük olduğu için zorlukla hareket edebiliyordu. Fazlasıyla yavaştı.
_Bu iş çok kolay olucak
diye düşündü Kiyoshi. O sırada gene o insana benzeyen güçlü hollow'a doğru baktı. Acaba bu durum karşısında o ne yapacaktı? Bu hollowları bizim gücümüzü sınamak için mi getirtmişti? O yerinde sabit bir şekilde duruyordu. Herhangi bir hamle yapmiyacağa benziyordu. Kiyoshi etrafına bakındı. Etraf toz duman içindeydi. O kadar yoğun bir sis vardı ki etrafını bile zor görüyordu. Ancak çoğu binanın yıkılmış olduğunu fark etti. Etraf enkaza dönmüştü.Tek bir hollow etrafı ne kadar kötü bir hale getirmişti. Bu hollowları daha dikkatli öldürmeliydiler. Pluslardan etrafı batırdıklarına dair herhangi laf duymak istemiyordu. Sonra Kiyoshi Takashi'ye doğru döndü. O da bir hollowla savaşmak üzereydi. Ancak görünüşe göre onun hedefi de bu hollow insana benzeyen hollow'u öldürmekti.
_Ben yeterince dikkatliyim. Asıl dikkat etmesi gereken sen değil misin? Geçen savaşta yaralanan da sendin zaten.
dedi. Sonra savaşmakta olduğu hollow'a doğru döndü ve;
_Yanlış shinigamiyle uğraşıyorsun. Anlaşılan bu gün senin şanssız günün.
diyerek kılıcıyla onun kafasına saldırdı. Bu seferki amacı tek hamleyle hollow'u öldürmekti.

--*--*--GM--*--*--
Kiyoshinin hamlesi tutuyor. Hollowun tek kolu kopuyor ancak kopan kolunun yerinden iri bir yapı oluşuyor. Bu yeni yapıda el gibi bir şey yok, tek ve düz bir uzuv olarak düşünün. Bu 'uzuvun'ucundan yeşil bir sıvı salgıladığını görüyorsunuz. Bu sıvı yere damlamasıyla erittiğini gördüğünüz topraktan asit olabileceğini anlıyorsunuz. Hollow kiyoshiye doğru asit fırlatmaya başlıyor.

Ve tabii ki bu sıralarda Takashi'ninde vuruşu tutuyor. Hollowun ortasından büyür bir boşluk açılıyor. Başta yok olacağını sandığın hollow tıpklı bir ruh gibi şekilsiz bir hal alıyor. Hafif saydam bir tondayken ikiye bölünüveriyor ve iki ayrı ancak bir öncekinden küçük hollowlara dönüşüyor. Ve ikisi aynı anda sana saldırıyor.

Tüm bu olayların ardından bir kız plus -henüz iszden küçük ancaj bebekte değil- bir anda belirdi. Sizin bulunduğunuz bölgeye büyü bir mutluluk içinde kollarını açarak gelmeye başlıyor.

not: plusı siz yönlendirebilir konuşturabilirsiniz. Kızın konuşmaları için kullanacağınız renk pembe.

''Soul Society'de güneş doğmak üzere. Neden bilmiyorum ama burası canımı sıkmak üzere. Burası hiç Hueco Mundo'yu andırmıyor. Etrafta hiç kum yok. Oysa ki Hueco Mundo'nun bitmek bilmeyen uzun çölü ve Las Noches manzarası beni ne kadar de mutlu ediyordu. Tabi geçen gün ki shinigami'de beni çok eğlendirmişti. Tekrar o sersem shinigamiyle dövüşebileceğimi bilmek beni daha da mutlu ediyor. Bu sefer gerçekten onun kafa derisini yüzeceğim. Sanırım artık o sersem shinigamiyi bulmalıyım.'' Shinsei sonidosunu kullanarak 10.takım binasına doğru ilerliyordu. Etrafındaki shinigamilerin onu farketmesi söz konusu bile değildi. O kadar hızlı gidiyordu ki giderken etrafındaki ağaçların yaprakları teker teker yere düşüyordu. Az zaman sonra 10.takım binasının önündeydi. Kapıda ki shinigamiler başta onun farkına varmamışlardı ama sonradan onu gördüler. ''Hey! Shinigamiler sizinle işim yok. Buraya 10.takım FukuTaichou'sunu bulmaya geldim. Önümden çekilin.'' Shinigamiler beni dinlememişlerdi ve kapının önüne etten bir duvar kurmuşlardı. Zanpaktoumu kınından çıkardım ve ucunu kapıya doğru çevirdim. ''Cero!'' Kılıcımın ucunda iriken ceroyu tam kapıya doğru bırakacakken geçen gün dövüştüğüm shinigaminin reiatsusunu hissettim ve kılıcımı gökyüzüne doğru çevirerek ceromu gök yüzüne ateşledim. Ani bir sonido ile yola çıktım ve kısa zaman sonra seireitei'den daha yoksul bir yer olan Rukongai'nin 58.bölgesine vardım. Oraya vardığım zaman karşımdaki manzara karşısında donup kalmıştım. Ama bu kısa sürdü. Birden yüzüm gülmüştü. Geçen gün dövüştüğüm shinigaminin reiatsusu diğer iki shinigamininkinden daha güçlü ve yoğun geliyordu. İlk önce zayıf olan o iki shinigamiyi ortadan kaldırmalıydım. Zaten diğer shinigami ben gelmeden kendine yine dişli bir rakip bulmuştu. Sonidom ile diğer iki shinigami'nin yanına yaklaştım ve ''Heyy! Reiatsularınız şurada ki shinigamininkinden daha düşük ve sizi ortadan kaldırmalıyım diye düşünüyorum. Sonra ise gönül rahatlığı ile öteki shinigami ile savaşabilirim. Önce bana kendinizi tanıtın ve sonrada shikai'lerinizi görmek istiyorum...''

Takashi hollowdan kurtulduğunu düşünmüştü ama hollowun sayısı 2ye çıkmıştı. Birde yetmezmiş gibi küçük bir plus çıkmıştı ortaya. Takashi plusu korumak için tam harekete geçecekti ki başka bir reatsu meydana karıştı ve plusu alıp ortadan kayboldu. Ama bir shinigaminin reatsusu olması içini rahatlatmıştı Takashi'nin. Sonra hollowa dönüp
- Ne belalı birisisin sen ya kurtulamayacak mıyım ben senden ?

Ve birden bir ses geldi
- ''Heyy! Reiatsularınız şurada ki shinigamininkinden daha düşük ve sizi ortadan kaldırmalıyım diye düşünüyorum. Sonra ise gönül rahatlığı ile öteki shinigami ile savaşabilirim. Önce bana kendinizi tanıtın ve sonrada shikai'lerinizi görmek istiyorum...''
Takashi bu sözlere sinirlenip
- Sen kim olduğunu sanıyorsun sefil?!
Ve öbür shinigamide kendini diğer insan görünümlü hollowa saldırmıştı. Ve yüzü Takashi'ye oldukça tanıdık gelmişti şöyle bir düşündü. Birden hatırladı bu Gotei 10 fukutaichosu Hitsuomi Toumaki'ydi.

Out: Shinsei-sanın rengi turkuaz olduğu için ben rengimi mor yaptım ayrıca buradaki en yüksek reatsulu (25)benim.

Kiyoshi'nin saldırısıyla Hollow'un kolu koparmıştı. Kiyoshi tam sevinecekken hollow'un kopan kolundan dışarıya doğru bir sıvı akmakta olduğunu fark etti. Bu sıvı yeşil renkteydi ve sümüğü andırıyordu. Kiyoshi'nin bir an için midesi bulandı. Daha sonra kendini toparladı. Dikkatini dağıtmamalıydı hollow her an tekrar saldırıya geçebilirdi. Tam olarak da Kiyoshi'nin düşündüğü gibi oldu. Hollow Kiyoshi'ye doğru o yeşil sümüğe benzeyen asitten fırlatmaya başladı. Kiyoshi hollowun fırlattığı asitten shunpo yöntemiyle kaçmaya başladı. Kaçarken savaştıkları yere doğru küçük bir kızın gelmekte olduğunu gördü. Kız gülerek savaş ortamına doğru giriyordu. Kiyoshi bütün plusların kaçtığını düşünmüştü. Öyleyse neden bu kız hala buradaydı ki. Kiyoshi kızı kurtarmalı mıydı? Pluslardan nefret ediyordu belki de kızın hollowlar tarafından öldürülmesini seyretmeliydi. Kızın yüzüne doğru dikkatlice baktı. Yüzü çok masumdu ve gülüyordu.
Bizim savaşmamızdan zevk mi alıyor acaba?
diye düşündü Kiyoshi. Küçükken o da shinigamilerin savaşlarını izlemeye bayılırdı. Babası yokken annesinin öldürülüşü geldi aklına. O zamanlar Kiyoshi de çok küçüktü. O kız yaşlarında falan olmalıydı. Bir yere saklanmıştı gizlice annesi ile hollowun savaşını izliyordu. Hollow güçsüz olduğu için annesinin o hollowu yenebileceğinden emindi. Ancak olaylar hiç de beklediği gibi gelişmemişti. Annesi shikaisini açıp hollowa doğru saldırdı. O sırada etraf tamamiyle sisle kaplanmıştı. Annesi hollowu öldürmüştü. Kiyoshi gülerek annesine doğru koşmaya başladı. Annesi de onu görünce şaşırmıştı. Sonra birden arkada başka bir hollow belirdi. Bu hollow insan görünümü almıştı. Açık mavi saçları ve koyu mavi gözleri vardı. Hollowun reatsusu çok yüksekti. Öyle ki ne annesi ne de Kiyoshi hareket edebiliyordu. Hollow Kiyoshi'nin annesine doğru yaklaşıp annesini ortadan ikiye ayırdı. Kiyoshi olduğu yerde kalakalmıştı. Kaçması gerekiyordu ancak hareket bile edemiyordu. Hollow gittikçe Kiyoshi'ye doğru yaklaştı. Kiyoshi korkudan titriyordu ancak ne yapabileceğini bilmiyordu. Hollow ona doğru gelip Kiyoshi'ye kılıcını çekti ancak onu öldürmedi sadece
"Beni kurtar kardeşim beni öldürecek,lütfen kurtar!"
diyerek gitti. Ortadan kayboldu. Neden bu sözleri söylemişti ki? Kiyoshi nedenini hala bilmiyordu. Kiyoshi birden kolunun acıdığını fark etti.
"Lanet olsun"
dedi. Yaralanmıştı. Geçmişine dalıp hollowu tamamen unuttuğu için yaralanmıştı. Hollow dan asit gelemeyecek bir yere doğru kaçıp koluna baktı. Şansı vardı ki o kadar da kötü yaralanmamıştı. O sırada bir çocuk sesi duydu
"Anne"
diyordu. Bir an için hayal gördüğünü sandı ama bu o plus çocuğun sesiydi. Hemen onu kurtarmaya gidecekken orada Fukutaichou Hitsuomi'yi gördü. Plusu savaş yerinden uzaklaştırmıştı. Rahat bir nefes aldı. Kızın güvende olacağına bu kadar sevineceği hiç aklına gelmemişti. O sırada Fukutaicho'nun reatsusu dışında başka birinin buraya gelmekte olduğunu fark etti. Bu bir hollowun reatsusundan daha güçlüydü. Bir Adjuchas olmalıydı. O sırada tanımadığı bir ses duydu;
''Heyy! Reiatsularınız şurada ki shinigamininkinden daha düşük ve sizi ortadan kaldırmalıyım diye düşünüyorum. Sonra ise gönül rahatlığı ile öteki shinigami ile savaşabilirim. Önce bana kendinizi tanıtın ve sonrada shikai'lerinizi görmek istiyorum...''
diyordu. Kiyoshi bu kendini beğenmiş züppenin kim olabileceğini düşündü. Üstelik kendi reatsusu da çok yüksek değildi. Ama Kiyoshi o her kimse gelmesine sevinmişti. Böylece savaş daha zorlu olacak ve daha çok eğlenebileceklerdi o ve Takashi. Ancak bu durum Takashi'nin çok hoşuna gitmemişti sanırım. Takashi'nin
- Sen kim olduğunu sanıyorsun sefil?
dediğini duydu. Sesinden çok sinirlenmiş olduğunu anlamıştı Kiyoshi. Gülümsedi ve sesin geldiği yöne doğru baktı. Kendini beğenmiş Adjuchası merak etmişti. Adjulas'a baktığında Kiyoshi şok oldu. Adjulas annesini öldüren o hollow'a çok benziyordu. Sonra kendini toparlayıp
"Belki de sadece bana öyle geldi.
diye düşündü.
"Shikaimi sana gösterip göstermeyeceğime ben karar veririm, sen benim shikaimi açmaya değecek kadar güçlü müsün ki?"
dedi alaycı bir şekilde. Sonrada savaştığı hollowa doğru dönüp;
"Bakudō No.30 Shitotsu Sansen! Bu iş artık burada biter hollow"
diyerek haykırdı. Amacı hollow hareketsiz kalır kalmaz da kılıcıyla saldırıp hollowu yok edecekti.

Spoiler:

Spoiler:

Spoiler:

rp out: bence şimdi oluşan sıra iyi yani GM,ben,shinsei,takashi ve sen....

rp out tamam

Rp out: Bencede iyi hem kiyoshi-san seni niye ezelim canım xD Sende güçlüsün ama ben güç gösterisi yapıyorum xD

rp out: ezmiyosunuz canım ezemezsiniz zaten güçlüyüm ben yani XD ben de insanlara sürekli laf atıyorum .benim karakter de az güç gösterisi yapmıyor canım çok karizma karakterim var benim

out: Kiyoshi-san yaptığın kidounun beni etkisiz kılması için eşkenar üçgenin köşelerinden çıkan fildişine benzeyen enerjilerin duvara yada onun gibi başka bir zemine saplanması gerekiyor bunu biliyorsun değil mi?

Ayrıca savaş yaparken teke tek olsun isterseniz yoksa beni harcarsınız ilk olarak kiyoshi-san'ı istiyorum rakip olarak

rp out:ya yok bn bi hollowla savaşıyodm ya güçsüz olan ona attm kidouyu sana değil senle kapışırız şu savaştığım hollowu öldüreyim de XD o da gm e bağlı gerçi

Rp out: Tamam geyik yaptık iyice gm nerde artık düzenlesin şunları daha savaşa giricez xD

Out: biri beni öldürsünde savaşta shinigamiliğe geri döneyimm tabikide ölmek ve shinigami olmak için bilerek ölmicem savaşarak ölcemm bunu unutmayın

OUT: Hituomi-san bir el daha savaş sonra seireitei'ye gitcez adminim izin verdi. Beni öldürmek istiyosan gelirsin Uzun lafın kısası shinigamiliğe dönüş yapmam için beni öldürmen lazım Acele edersen mutlu olurum yani

out: Outta lagaluga yapmayin leen >.< GM iniz geldi u.u asdasdf -bir GM gelsede bende rp yapsam

--*--*--*--*--GM--*--*--*--*--
ilk olarak:
Adjuchas Hitsuomiyi fark ediyor bu nedenle saldirindan sonido (flashstep) yaparak kurtuluyor. Yukarida beliriyor ve güçlü bir cero atiyor. Ardinda işini şansa birakmaz istemezmiş gibi yakinina yaklaşip kilicini salliyor.
Kiyoshinin yaptiği kidou ise hollowu kisa süreliğine sersemletiyor fakat tutmuyor.
out: bir şeyler yanliş gibi o.O

''Aaaah! Bu shinigamilerin benimle savaşmasını beklemek çok sıkıcı! Keşke kendime bir rakip bulabilseydim. Aaaah! Neyse gidip biraz dinlenmek iyi gelecektir.'' ''Hey Adjuchas! Nereye gittiğini zannediyorsun? Ben Karakura Şehrinin Vekil Shinigami'si Kaname Shinji. Buradan ayrılmana asla izin veremem.'' Shinsei'nin sırtı rakibine dönüktü ancak ani bir hareketle karşı saldırıya geçti. Rakibi shunpo kullanarak onun yanından uzaklaşıyordu. Ne yapmaya çalıştığını kimse anlayamamıştı. Birden zanpaktou'sunu çekti ve bir karşı saldırıya geçti. ''Sanırım Seni yenmek o kadar kolay olmayacak.'' ''Sakkaku Kazeonsei!'' ''O garip kılıçlarda ne seni sersem... Haaa!'' Shinji'nin garip shikai'si Shinsei'nin kolunda büyük bir yara açmıştı. ''Hey nasıl hissediyorsun sersem hollow. Kılıcım bir kez kestiği rakibini savaş sırasında hipnotize eder taa ki kılıcım salınmamış görünümüne dönene kadar. Yani çok zamanımız var.'' Shinji rakibine ani bir saldırı yapmıştı. Shinsei kılıcını rakibe doğru uzattı ancak rakip ters yönde idi. ''Yanlış yöne bakıyorsun Adjuchas!'' Shinji tek bir hareketle adjuchas'ın kafasını bedeninden ayırmıştı. Adjuchas'ın reiatsusu tamamen yok olmuştu...

OUT: Siz öldürmeyince sevgili adminimin izmiyle eski karakterimi yeni karakterimle öldürdüm

Olamaz beni fark etti ve sonidosunu kullanarak kaçtı. Ve klasik bir Hollow hareketi gerçekten anlamıyorum bunları ilk başta öğrendikleri şey hep cero mu oluyor ya da cer oyu hava atmak için mi yapıyorlar. Onun cerosundan shunpoumu kullanarak kaçtım, adjuchasın durduğu yere baktım ama o orda yoktu. Lanet olsun, galiba ne yapacağını biliyorum! Hemen zanpaktoumu savunma yapmak için yukarı doğru kaldırdım. İşte bu! Tecrübem sağolsun yine hayatımı kurtarabildim. Adjuchas benden böyle bir hamle bekliyormuş gibi bana şaşkın şaşkın bakıyordu. Sırıtarak ona “ Beni yok etmek istiyorsan o güçsüz cerondan ve bu tür bilindik saldırılardan daha iyisini yapmalısın.” dedim. Onun yüzündeki acizliği görmek beni gerçekten çok eğlendiriyor. Birkaç adım geri atıp fısıltı ile
“Fukkatsu suru” dedim. Artık shikai formuna geçmiştim ve bu adjuchasın işini de bitirme vaktim gelmişti. Ne de olsa diğer rakibim de burada Shinsei denen o adjuchasın da bana iyi bir savaş sözü var. Umarım benim burada işim bitene kadar başına bir şey gelmez. Şu an savaşmakta olduğum adjuchasın gözlerinin içine baktım ve duygusuz hatta acımasız denilebilecek bir ses tonuyla
“Sonota no kasai” diye fısıldadım. Bin küsür ok rakibime doğru gidiyordu ama bundan hala kaçma olasılığı var, bu işi şansa bırakamam daha çok işim var. “Üzgünüm adjuchas bu işi burada bitirmek zorundayım!” dedim hızlıca ve shunpoumu kullanarak arkasına geçtim. Oradan da
“Sonota no kasai” deyip ateşten oklarımı gönderdim. Aynı şeyi sağından ve solundan da yaptım artık kaçma olasılığı yoktu. Öldüğünden emin olduktan sonra Shinsei’ye sonunda yönelebileceğim. Hey bu da kim! Onu daha önce buralarda hiç görmemiştim, yeni birine benziyor. Bu imkânsız! Shikaisi ile Shinsei’yi bir hamlede öldürdü! İnanılır gibi değil! Shinsei’yi öldürmeden önce
“Hey nasıl hissediyorsun sersem hollow. Kılıcım bir kez kestiği rakibini savaş sırasında hipnotize eder taa ki kılıcım salınmamış görünümüne dönene kadar. Yani çok zamanımız var.'' Demişti. Bu özelliği aklımda tutsam iyi olacak, çünkü arkadaş fenaya benzemiyor. Neyse şu benim adjuchasın öldüğünden bir emin olayım sonra kesin onla tanışmalıyım ya da şurada savaşan diğer shinigamilere yardım ederim…

OUT: bu arada tebrik ederim Shinji yeni karakterin harika olmuş

Shinji shunpo kullanarak 10.takım kaptanının yanına gitti. ''Hey Shinigami! Kolundaki banda göre bir FukuTaichou'sun. 10.Takım'damısın? Bir FukuTaichou olduğuna göre annemin yerini biliyorsundur. Annem 1 ay önce shinigamiler tarafından buraya getirildi. Urahara Kisuke'den duyuğuma göre ceza alacakmış. Buraya gelmemin sebebi onu kurtarmak. Buarada ki herkesin gözü önünde söylüyorum. Annemi kurtaracağım. Şimdi annemin nerede olduğunu bana söyle. Beni kararımdan döndürmeye çalışan herkes beni karşısında bulur. Eğer sende beni bu kararımdan döndürmeye çalışırsan zanpaktou'mun gazabından kurtulamassın.'' Shinji zanpaktousunu kınından çıkardı. Zanpaktousunun kabzasını iki eliyle sıkıca kavramıştı. ''Söyle bana shinigami annem nerede? Söylemessen tek hamlede işini bitireceğim.''

OUT: Saol. Bu arada savaşta iki tarafada rakibim. Taa ki annemi kurtarana kadar. Daha sonra anlaşabiliriz belki. GM-san bir daha GM lik yaptığında banada gm'lik yapar mısın?

yeni sira:
Hitsuomi - kaname shinji - mitsuide takashi - kiyoshi mamoru
olmuştur

Hitsuomi - kaname shinji -(şuanda buradasiniz) mitsuide takashi - kiyoshi mamoru

mitsuide ve kiyoshi yazana kadar GMlik yapmayacağim. kiyoshi yazdiktan sonra yazarim sonra başa döer.. meehh biliyorsunuz beni yormayiniz.

Out: Ok Ablam diyoki benim hollowu o şarkı söyleyerek öldürecekmiş. XD

Takashi artık şu insan kılıklı hollowla dövüşmek istiyordu. Yerinde duramıyordu. Kanı kaynıyordu. Önündeki iki küçük hollowa baktı. Bölünüp durunuyordu. Aklına bir fikir geldi madem onu parçalayıp bölemiyor - yani zevk alamıyor - Takashi'de onu boğazlamaya karar verdi. Gözlerini hollowa dikti ve

- Başıma fazlasıyla bela oldun geber de kurtulayım senden

Takashi delirmek üzereydi güçlü hollowlar dururken bununla uğraşmak çok sinir bozucu bir şeydi.

- Shadō no te! Bu sefer işin bitti!

Takashi hem gölge hemde kendi elleriyle Hollowun daha doğrusu hollowların boğazına yapıştı ve boyunları koparırcasına bir güçle boğazlarını sıktı.

Kiyoshi savaştığı hollow bir süreliğine sersemlemişti. Sanki sarhoş olmuş gibi sallanıyordu. Zaten hollow iri olduğu için Kiyoshi hollowun dengesini kaybedip yere düşmesini bekledi ancak beklediği olmadı. Hollow kısa süren sersemliğin ardından hemen toparlanmıştı.
_Kidoyu yanlış bir şekilde mi kullandım acaba?
dedi. Kendi kendine konuşuyordu. Hollowun reatsusu çok düşüktü ve şimdiye kadar bu hollowu yenmesi gerekirdi. Sanırım bu hollowlar konusundaki deneyimsizliğinden kaynaklanıyordu. Harap olmuş yerlerde yürümeye başladı. Hollowun üstüne doğru gidiyordu. Artık çok sıkılmıştı ve hollowdan bir an önce kurtulmak istiyordu. Kiyoshi
_Hadou No.63 Rikoho!
diyerek haykırdı. Ardından hemen kılıcına sarıldı .Eğer bu hamle de tutmazsa kılıcıyla hollowu kesicekti. Büyük bir ışık patlaması oldu.
_Belki de bu kadar güçsüz bir hollow için bu kadar güçlü bir kido kullanmak pek de akıllıca değildi. diye düşündü. O sırada Takashi dikkatini çekti. Elleriyle hollowun boğazına yapışmış boğazını sıkıyordu. Ruh görünümlü bir hollowun boğazını sıkmak ne kadar mantıklıydı ki. Onun yerine kılıçla saldırabilirdi hollowa.
_Onun yerinde olsaydım hollowa kılıçla saldırırdım.
diye düşündü Kiyoshi. Ardından hafifçe gülümsedi. Takashi sinirden kendini kaybetmişti işte. Güçsüz hollowla savaşmaktan bıkmıştı. Sabırsızca hollowu yenmeye çalışıyordu. Belki o güçlü hollowlarla savaşmak istiyordu ya da belki de savaşmaktan pek hoşlanan bir insan değildi. Kim bilebilirdi ki? Kiyoshi hiçbir zaman onun aklından geçenleri bilemeyecekti. Kidosunun yarattığı ışık daha az hissedilir olmuştu. Sanki kidosu nedeniyle birkaç yer daha harap olmuştu. Sakince savaştığı hollowa doğru baktı. Dikkatini dağıtmamalıydı belki de hollow yeni bir çeşit saldırıyla geri dönerdi. Gülümsedi. Çok eğleniyordu. İçindeki savaşma arzusu giderek artıyordu.
Out: Yarın sınava var da aceleye getirdim rpyi. berbatsa yorumlarınızı kendinize saklayın elbet bir gün ben de uzun ve güzel rpler yazabileceğim.

kaname shinji - yeni karakter alman konuşmalarını renksiz yapman anlamına gelmez.

*--*--*--*--GM--*--*--*--*
(süslü gm yazısı xD)
hmm.. ne yapalım. Pekala Hitsuomi senin savaştığım hollow öldü sanıyorsun, ama bu o kadar kolay değil. Sen şu 'yeni gelen' vekile şaşkın bir biçimde baka dur o hollow biçim değiştirmiş bir şekilde size cero fırlatıyor. Sonra bu ceronun normal cero olmadığını fark ediyorsun (acaba ne?) Hollow yalnız sana değil Shinji'ye de cero atıyor. Bir yandan shinjinin sorusunu en kısa süre de -tüm gotei'ye ihanet etmeden (!) (zorlu baskı)- yanıtlamalı ve şekil değiştiren (!) size farklı bir biçimde saldıran şu hollowa geri dönmelisin.
Shinji senin içinde aynı şey geçerli hollow senle de dövüşüyor.Hitsuomiden sonra nasıl bir yöne gideceksin senin kararına kaldı.
Gölgeden ellerin hollowları bogazlıyor ve öldürüyor. ancak bu iş o kadar kolay değil. Hollow tamamen sıvılaşıp ellerinden akıyor. Dolayısıyla öldü sanıyorsun ancak bu garip siyah sıvı hareket ederek senin üzerine tırmanıyor -asasd fantezi- kurtul kurtula bilirsen
(çok sevgili imba zanpaktoulu arkadaşım. Senin zanpaktounun hangii özelliklerini geriye bırakmıştık hmm.. sen kurtulmaya çalış olmadı başkası kurtarsın.)
kiyoshi sana bir şey yazmıyorum git etrafta ki pluslarla uğraş sen. Sonraki tura yine hollow çıkarırım.

out: ne yapsak. ne yapsak hollowlardan kurtulsak. Ne yapsak... Fikri olan varsa yazsın huleyn :W

O daha önceden hiç buralarda görmediğim shinigami yanıma geldi ve
''Söyle bana shinigami annem nerede? Söylemezsen tek hamlede işini bitireceğim.'' dedi. Allah’ım delireceğim resmen, niye beni hiçbir zaman düzgün bir insan bulamaz. Adama bak ya bunca hollowun arasında bana savaş sözü bulanı buldu ve öldürdü, üstüne üstlük şimdide gelmiş beni tehdit ediyor.
“Hey, sakin ol biraz benin senin annenin yerini nerden bilebilirim, FukuTaicho’yum diye her şeyi bileceğim diye bir şey yok tamam mı? İlk başta bunu bir aklına sok! merak etme sana annenle ilgili olan bu konuda yardım edeceğim ama ilk başta bana her şeyi en başından anlatmalısın, gel bizim takımın barınağına rahatça otururken bu konuyu da konuşalım ne dersin?” dedim sakin bir ses tonu ile ama cümlemi tam bitirirken yanımdan bana doğru gelen bir ışık süzmesi gördüm. Karşımdaki o yabancı shinigamiye
“KAÇ!” diye bağırdım ve shunpomu kullanarak o saldırıdan kurtuldum. Bu o lanet adjuchası bıraktığım yerden gelmişti, anlaşılan yalıyordu ve bana bir cero atmıştı ama bu normal bir cerodan farklıydı. Lanet olsun! Şu adjuchasa da bir bak salınımı ortaya çıkarmış bunlar bir kerede kolay ölse şaşarım zaten. Neyse galiba benim saldırıdan kaçtığımı fark etmedi, o zaman bu kidou onun işini görür
“Bakudō No.63 Sajo Sabaku!” dedim kısık bir sesle ve kidoumun ona doğru gidişini izledim. Umarım o shinigami de beni dinleyip o cerodan kaçabilmiştir…


rp out: gençler bu kadar geç yazdığım için çok çok çok üzgünüm

Shinji arkadan gelen cero'yu farkedememişti. ''Cero mu? Hayır biraz değişik sanki. Peh! Sanki daha önce Cero gördümde. Neyse sanırım işi ciddiye almalıyım sanırım. Hey 10.Takım Teğmeni. Sanırım bunu şu savaştan sonra halletmeliyiz.'' ''Bunkatsu Kazeonsei!'' Shinji'nin elindeki katana değişti ve iki ayrı kılıç oldu fakat kılıçlar biraz değişikti. ''Sanırım burada işin bitiyor Adjuchas!'' Elindeki dört köşeli ilginç kılıcı rakibe doğru fırlattı. Rakibe doğru ilerleyen birinci kılıcı, iki kılıcı birbirine bağlayan zincirle tutuyor ve yönlendiriyordu. Bir shunpo ile rakibin arkasına belirdi ve ikinci zanpaktou'yu da fırlattı. Klasik bir taktikti ancak işe yaraya bilirdi. Zanpaktoular adjuchas'ın yanından geçti ve ters yönlere doğru gidiyordu. Shinji zanpaktouların zincirlerini kendine doğru çekti böylece adjuchas iki zanpaktou arasına sıkışacak ve parçalara ayrılacaktı. ''Burada yolun sonuna geliyorsun sanırım Adjuchas!''

out: Bende evde değildim o yüzden yazamadam ayrıca rp'yi bırakmadım