Choujou kayanın üzerinde otururken rüzgarın etkissiyle rahatlamış, heyecanı dağılmış, hayallere dalmıştı. Hayallerinde hollowlarla savaşıyordu:
Bir hollowu ortadan ikiye böldü. Daha sonra diğer hollowa döndü. Diğerine göre daha güçlü görünüyordu. Maskesinin ortasından bir boynuz çıkıyordu. O boynuzdan bir kere bile darbe alsa ayağa kalkamayacağını anladı. Sol ayağını arkaya atarak pozisyonunu aldı. Tüm gücüyle hollowa doğru fırladı. Hollow gelen saldırıyı engellemek için sol elini Choujouya doğru savurdu. Choujou takla atarak bu saldırıyı savuşturdu. Hollow bunun üzerine sağ elini uzattı ve Choujou'yu yakaladı. Choujou zanpaktousunu hollowon eline sapladı ve kurtuldu. Hollow o sırada boynuzunu Choujouya doğrulttu. Cerosunu şarjladı. Choujou cerodan shunpo kullanarak son anda kaçmayı başardı. Artık hollowun işini bitirmeliydi. Hollowa doğru atıldı. Hollow cerosunu tekrar ateşledi. Choujou sağa doğru kaçtı. Hollowun sağ dizine saldırdı ve derin bir kesik attı. Hollow dizleri üzerine çöztü. Ayağa kalkamadan Choujou sol omzuna ağır bir darbe indirdi. Son darbeyi vurmak için yerden yaklaşık 15 m yükseğe zıpladı. Zanpaktousunu hollowcun suratına saplamak için atıldı. Hollow çaresizce Choujou'ya bakıyordu. Hollowa doğru hızlıca ilerlerken rüzgar saçlarını dağıttı. Artık engel olacak hiçbir şey yoktu. Hollowu yenecekti. Kılıcını ileri doğru uzattı ve...Bir ses duydu. Bu bir cehennem kelebeğiydi. Hayalini tamamlayamamanın verdiği üzüntüyle kelebeği eline aldı. Takıma kabul edilmişti. Bir anda içini büyük bit mutluluk kapladı. Şimdi hollowlaarla savaşmaya gidip diğer shinigamilere yardım edebilirdi. Fakat o da ne? Bir görev mesajı daha vardı. Bahçedeki çukurları kapatması emredilmişti.
Ne? Nasıl yani? Diğerleri hollowlarla savaşırken ben burada aptal çukurları mı kapayacağım. Offf bu bir kabus olmalı. #@%!!#$%&#... Neyse görev görevdir. Ne kadar çabuk başlarsam o kadar çabuk biter.Choujou eline kazma küreği alıp işe başladı. İlk olarak küçük çukurlarda işe koyuldu. Bahçede dikkatli bakınca sandığından daha çok çukur olduğunu farketti. Dış duvarın yanındaki büyük ağacın çevresinde 8-9 tane küçük çaplı, Taşla döşeli patikanın etrafında 8 küçük bir büyük, bahçenin tam ortasında ise kocaman denilebilecek derin bir çukur vardı.
Bu çukurları daha önce farketmediler mi yoksa benim katılmamı mı bekliyorlardı... Lanet olsun!!! Büyük ağacın yanına gitti. Ağaç en az 200 yıllık olmalıydı. Devasa cüssesiyle güneşi tamamen kesmiş altında büyük bir gölge yapıyordu. Köklerinin bazı kısımları dışardaydı. Bir kök parçasının yanındaki çukuru doldurmaya başladı. Çukur küçük gözükmesine rapmen dolmuyordu. Choujou altında boşluk olmalı diye düşündü. Doldurdukça çukur daha da derinleşiyor da çok toprak gerektiriyordu. Üzerinde dakikalarca uğraştıktan sonra ilk çukurunu doldurmayı başarmıştı.
Bu küçük çukuru doldurması bile çok uzun sürdü. Ortadaki büyük çukuru düşünemiyorum bile. Gözüne bir çukur daha kestirdi. Hemen işe koyuldu. Bu seferki daha çabuk doldu. Sonra üçüncü çukur hemen peşine dördüncü... Çukurlaru doldurdukça diğerlerinin dolması daha kolaylaşıyordu.
Bu çukurlara tüneller neden olmalı. Fakat tünelleri kazan kim ya da ne? Ağaçın yanındaki çukurları bitirdiğinde bir kökün üzerine oturarak soluklandı. Şimdiki amacı patikanın etrafındakileri halledip ortadaki büyük çukura geçmekti. Sağ ayağından destek alarak ayağa kalktı fakat dışarı çıkar köklerden birisi ayağını kesti.
Lanet olsun!!! Çukura takılıp düştüğüm yetmezmiş gibi kök de ayağımı kesti. Acaba başıma daha neler gelecek... Patikanın yanındaki çukurlar sandığından daha çabuk bitti. Tam büyük çukuru kapatmaya başlayacaktı ki bir ses duydu. Arkasına döndü ve bir çukurun daha açıldığını gördü. İlk başta ne olduğuna anlam veremedi. Sonra toprağın altında bir şeyin yaşıyor olabileceğini düşündü. Bu sefer çukurları kapatmak yerine toprağı kazmaya koyuldu. Kazdıkça yerin altında açılmış küçük tünellere rast geliyordu. Kaı esnasında tüylü bir şey gördü. Hemen onu gördüğü yeri kazdı. Onu bu kadar uğraştıran şey bir köstebekti. Şimdi ne yapmalıydı. Eğer köstebeği bırakırsa çukurları açmaya devam edecekti. Onu öldüremezdi de.
Onu seireitei dışında bir eyre bıraksam daha iyi olur. Köstebeği bir ağacın yanına bıraktıktan sonra görevinin başına geri döndü. Bu sefer köstebeğin açtığı çukurları değil kendi kazdığını da kapamak zorundaydı. İşe koyuldu. Saatlerce uğraştıktan sonra bahçedeki tüm çukurları kapamıştı. Derin bir nefes aldı. Duvarın aynındaki ağacın yanına gitti. Köklerinden birine uzandı. Kafasında şu düşüncelerle uykuya daldı.
Hollowlar korkun benden. İntikamımı alacağım...out: son cümle fazla mı iddialı oldu ne
Konu: Görev - Choujou Kunshin 
Cuma Kas. 19, 2010 9:24 pm
