İçelim Güzelleşelim

Dünyadayken kuzenim sora, kankam hana ve ben hiç ayrılmazdık... ve bugün! hana'yla karşılaştım. hadi! içeride bizi bekliyor. ss'de en çok değer verdiğim kişiyi ona göstereceğime söz verdim!
Aika yüzünde engel olamadığı bir gülümsemeyle Shiro'nun elinden tekrar tuttu ve daha hızlı ilerlemeye başladılar. yaptıkları dövüşün etkisi hala sürüyor olacaktı ki Aika'yı görenler önünden çekiliyordu. Ama Aika bunun shiro-taichou'yu gördükleri için olduğunu düşünüyordu.
Aika Hana'yla birlikte oturdukları masaya geldiğinde yüzü birden asıldı. Hana orada değildi.Aika etrafına bakındı ama Hana'yı hiç bir yerde göremedi.
HANA??!! bağırarak hana'yı çağırmaya başladı. sesinde bir delinin tonu vardı. tekrar yüzüstü bırakıldığını düşünüyordu.
biraz sonra hana'dan ses seda çıkmayınca iyice deliye döndü. yere diz çöktü ve daha çok bağırmaya başladı.

HANA!! ORTAYA ÇIK BU BİR OYUN DEĞİİL!
dünyadayken de Aika'yı korkutmak için sora ve hana bir yerlere saklanırlardı. Aika çaresizlikten ağlamaya başlayınca da ortaya çıkarlardı. Aika bunu da bir oyun olduğunu sanıyordu.
1116

Shiro Hanayı tanıyordu.Yeni gelen shinigami öğrencisiydi.Ama onun aikanın akrabası olabileceğini düşünmemişşti.Aikanın yüzüne bakıyordu.Olanları biraz anlamıştı.
Shiro gülümseyerek:
-Merak etme bir shinigami öğrencisi seireiteinin dışına çıkamaz.Yasaktır,dedi

Aika çaresizlik ve umutla Shiro'nun yüzüne baktı.

Ama neden gitti ki?? ona burada beklemesini söylemiştim...

Aika shiro'nun her şeyin cevabını bildiğini düşünoyrud. şu ana kadar ne sorarsa sorsun hep açıklamıştı. yine açılayacağını düşündü.

ben ona bir şey yapmadım ki...

Aika'nın gözleri zaten dolmuştu. bu sefer kendini tutamadı ve gözyaşları akmaya başladı. terkedilince hep böyle olurdu. birileri haber vermeden oradan gittiğinde Aika terkedildiğini düşünürdü hep... bunu sadece sora ve hana biliyorlardı. zaten bu yüzden hep onu korkutmak için onu bir yere gönderirler ve saklanırlardı.

Sadece bir kere Aika hana'ya bağırdığı için Hana gitmişti ve geri gelmemişti o kadar... yine onu kendine küstürdüğünü düşündü.

Sora'nın nerede olduğunu sorduğunda Aika bilmediğini söylemişti. moralini düzeltmek için bir şeyler zırvaladıysa da Hana'nın yüzü asık kalmıştı. Belki de hiç bir şey bilmediğinden dolayı Aika'ya kızmıştı ve gitmişti.

Aika bunları düşünürken bir yandan gözyaşları ellerine damlıyordu bir yandan da titriyordu.

biraz sonra gözlerini sımsıkı kapattı ve son 3 dakika'nın bir rüya hayır bir kabus olması için ve hemen şimdi uyanmak için dua etti. Ancak gözlerini açtığında yine karşısında bomboş iki sandalye vardı...
1281

Shiro gülümseyerek:
-Merak etme.Onun eğitim zamanı gelmişti.Onun için gitmiştir

iki dakika daha bekleyip bana gideceğini söyleyebilirdi!!
dedi çıkışkan bir tavırla. sanki bu shiro'nun suçuymuş gibi ona kızıyordu.biraz daha sakinleşince devam etti.
Özür dilerim. bu sizin suçunuz değil. size bağırmamalıydım. gerçekten özürd dilerim!
Aika'nın gözünden hala yaşlar süzülüyordu.

ayrıca Akademi'ye gittiğinin de bir kanıtı yoktu. hemen bir yargıda bulunamazdı Aika. Hana'ya çok kızmıştı. her nereye gidiyorsa Aika'ya söyleyebilirdi. iki dakika geç gitse onu idam edicek değillerdi ya!

Aika'nın morali çok bozulmuştu.

İkinizle birlikte sake içersek çok güzel olur diye düşünmüştüm. hayatımda en çok değer verdiğim üç kişiden ikisi ile birlikte sake içmek... hatta belki tesadüf bu ya kuzenim sora da gelirdi... böylece hayatımda en çok değer verdiğim insanlarla birlikte olurdum... en azından hiç tereddüt etmeden bir otuz dakika geçirirdim...

Aika'nın sesi sonlara doğru kısılmış ve titremeye başlamıştı. Aklına dünyadaki hayatı gelmişti. tam bir aptal olduğunu düşünüyordu. Kei için en yakın iki arkadaşını ekmişti. ve bir özür dilemeye bile fırsatı olmamıştı. belki de bu yüzden kızgındı Hana Aika'ya. ve ona bunun bedelini ödetiyordu. Aika bunu hakettiğini düşünüyordu.dünyanın en mükemmel iki insanını bir gerizekalı için satmıştı. ve şu anda ondan hem nefret ediyordu ve böyle yaptığı için pişmandı hem de onu hala sevdiği için kendine kızgındı.
1430

Shiro durumu kavramaya başlamıştı.
-Bu kadar küçük ayrıntılara önem verme.Sonuçta buradan biryere gidemez.Merak etme.Çok sinirlisin.

yine de... dünyada yaptığım şey için bana kızgın mı yoksa gerçekten acil bir işi mi çıktı bilmiyorum... ikisi de çok olağan duruyor düşününce...Ayrıca... hayat küçük ayrıntılarla renklenir, değil mi??
Aika kendini zoraki gülümsemeye itmişti. ama becerip beceremediği hakkında hiç bir fikri yoktu. "umarım gerçekçi bir gülümseme olmuştur" dedi kendi kendine...
378

Shiro biraz gülümseyerek:
-Küçük ayrıntalara takılırsan önündeki hayatı göremezsin.Eğer seni gerçekten seviyorsa dünyada olanları unutmuştur.Zaten şu an eğitmenler derse çoktan girdi.Neredeyse bir saat oluyor ve öğrenciler geç kalırlarsa bazı cezalar alabiliyorlar.Bu yüzden bunları düşünüp canını sıkma ,dedi öğütleyici bir şekilde

Sora sake cennetine geldiğinde herkes ona bakıyordu.Neler olduğunu anlam8ış değildi. acaba hatsumaki olayı herkesin kafasında bu kadar kolay yer mi edinmişti ?!. 'birşey düşünecek durumda değilim' dedi kendi kendine sora ve ilerledi. dünyada sevdiği insanları düşündü.annesi ve babası o daha çok küçükken ölmüş ve sora nedenini o kadar araştırmasına rağmen bir sonuç bulamamıştı.Yıllarca teyzesi kiyuminin yaanında kalmış,en güzel günlerini kuzeni aikayla gecirmişti. ama şimdi yanında kimse yoktu.içeri doğru ilerlerken birden duraksadı. İki masa ötede oturan 2 kişi gördü. Birini tanıyordu:shiro. shiro,4. takımın kaptanıydı.ama diğeri kimdi? onda bir şey vardı sorayı kendine çeken. sora onu sanki birine benzetmişti. cesaretini topladı ve yanlarına gidip 'merhaba' dedi. ve onun yüzünü görünce aniden kendini 2 adım geride buldu. evet işte oydu. yıllardır görmediği biricik kuzeni aikaydı.gözlerine inanamadı ve hemen aika diye bağırdı.ona sımsıkı sarıldı. onu hiç bırakmak
istemiyordu.
aika, inanamıyorum. ah -ahhhh biricik kuzenim. seni gördüğüme ne kadar sevindim anlatamam. um-hmm yoksa, yoksa sen de shironun 4. takımındanmısın?? bu nasıl büyük bir tesadüf...?? aikaaaa!! sana cok ihtiyacım vardı birtanecik kuzenim !!

1278

öyle mi dersin??
Aika sonunda kalkıp bulanık görmesine neden olan gözyaşlarını sildi ve masaya oturdu-yani sandalyeye - o sırada masada küçük bir kağıt parçasına yazılmış olan notu gördü.

eline alıp okumaya başladı. bu hana'nın el yazısıydı. notta yazanlar Aika'nın sakinleşmesini sağladı: "Aika'cığım bizim sınıftan bir çocuk gelip derslerin başlamak üzere olduğunu söyledi. seni ve buradaki en değer verdiğin insanı göremeyeceğim sanırım. o çocuğu bulup geberticem hadi görüşürüz tatlım."

Aika'nın yüzünde saklayamadığı bir gülümseme oluştu.

bana kızgın değilmiş!BANA KIZGIN DEĞİLMİŞ! dersleri başlamış ondan gimiş. tanrım sana şükürler olsun!

o sırada pek de yabancı gelmeyen bir ses duydu.

merhaba?

Aika sesin geldiği yöne doğru döndüğünde gözlerine inanamadı. bu kuzeni sora'ydı. şans yüzüne yine gülmüştü. Aika nedensizce sandalyesinden kalktı ve ona bir adım attı.

aynı anda sora Aika'nın boynuna atladı.

aika, inanamıyorum. ah -ahhhh biricik kuzenim. seni gördüğüme ne kadar sevindim anlatamam. um-hmm yoksa, yoksa sen de shironun 4. takımındanmısın?? bu nasıl büyük bir tesadüf...?? aikaaaa!! sana cok ihtiyacım vardı birtanecik kuzenim !!


Aika da sora'ya sımsıkı sarılıyordu. bugünü asla unutamazdı.
Aika kendisini Soradan kurtarıp(!) sevinçle konuşmaya başladı.

tanrım! bugün nasıl bir gün! bil bakalım 5 dakika öncesine kadar kim buradaydı??

Aika sora'nın bunu tahmin edemeyeceğini biliyordu. kafasından bir isim sallardı genelde..

kim? Michael Jackson mı??

Aika ona öldürücü bakışlarından birini attı. Onların mahallesindeki ve sınıfındaki herkes onun bu öldürücü bakışlarından korkardı.
Sora da nasibini aldıktan sonra gözleri sevinçle doldu ve bağırdı!

HANA BURADAYDI!!! şimdi dersleri başlamış o yüzden gitti. seni sordu. ben de görmedim dedim! tanrım! keşke 10 dakika önce karşılaşmış olsaydık!!

Aika tekrar sora'ya sarıldı. hala Aika'dan kısaydı anlaşılan...

Aika sora'yı bırakıp elini sora'nın kafasına götürdü ve saçları arasında dolaştırmaya başladı.

hala bücürsün ha! hiç mi büyümedin allah aşkına!!

Aika o anda kahkahayı kopardı!
2249

HANA BURADAYDI!!! şimdi dersleri başlamış o yüzden gitti. seni sordu. ben de görmedim dedim! tanrım! keşke 10 dakika önce karşılaşmış olsaydık!!

sora duyduklarına ve gördüklerine bir türlü inanamıyordu.hana aika sora. onlar hep birlikte takılan 3lü bir gruptu. aralarından su sızmazdı. daha önce hiç küsmüş ayrılmış değillerdi. ama sora öyle bir boşlukta kalmıştı ki,dersler başladığından beri onları bir daha göremeyeceğini düşünmüştü.

inanmıyorum aika,inanamıyorum !! hayatıdaki en önemli 2 insan bu kadar yakınımdaymış demek ha?!

aika elini soranın kafasında bumuştu. sora eski günleri anımsadı. aika soraya olan sevgisini hep bu yolla (!) gösterirdi.

hala bücürsün ha! hiç mi büyümedin allah aşkına!!

sora aikanın dalga geçtiğini biliyordu. bozulmuş gibi yaptı. aika söylediğinden pişman olmuş gibiydi. ve dayanamadı. aikanın boynuna atladı.

boyum pek gelişmedi kuziciğimm:) ama dövüş konularında kendimi cok geliştirdim. bir gün beni bi ezersin de şımarıklığım gider belki. ama bugün değil. seni bulmuşken mor gözlerle bakmak istemem

aika ve sora kahkahalar atıyorlardı.etraftaki herkes onlara bakıyordu.sora daha fazla dayanamadı:

evet, biricik kuzenim burda. istediğiniz kadar bakabilirsiniz. ama ilk önce 2 kadeh sake alabilirmiyiz lütfen ??

1361

boyum pek gelişmedi kuziciğimm:) ama dövüş konularında kendimi cok geliştirdim. bir gün beni bi ezersin de şımarıklığım gider belki. ama bugün değil. seni bulmuşken mor gözlerle bakmak istemem


Aika muzır bir gülümsemeyle karşılık verdi.

evet, biricik kuzenim burda. istediğiniz kadar bakabilirsiniz. ama ilk önce 2 kadeh sake alabilirmiyiz lütfen ??


SORAA!! bakmasanızaa!!!

Aika ilgi çekmekten nefret ederdi. Sora ise hiç rahatsız olmazdı bu yüzden bu da Aİka'yı sinir etme yöntemlerinden biri olarak kırmızı kaplı defterde yerini almıştı

Ayrıca shiro-taichou da burada! üç kadeh getirin demen lazımdı! taichou'nu görmezlikten mi geliyorsun yoksa

Aika sora ve hana badminton oynarken sora asla hocalarının tavsiyelerine uymazdı. arkasından ya dil çıkarırdı ya da belirgin bir şekilde gözlerini devirirdi. Ve sonra Aika'yla Hana gülmekten yerlere kapaklanınca hocaları dönerdi sora da "masum"(!) gözlerle ona bakardı. hocanın allah'a dualarından sonra(allah'ım bana sabır ver... allah'ım bunlara akıl fikir ver vs.!) sora da kendini tutamaz gülmeye başlardı.

1172

Hana sinirliydi.Ama sinirini dövdüğü çocuktan çıakrmıştı.Çünkü:
sınıftan bir çocuk gelip derslerin başlamak üzere olduğunu söyledi.Hana Aika'ya haber veremeden hemn koşa koşa gitti ilk günden derse geç kalmak istemiyordu.
Sake cennetine doğru yürümeye başladı.
Aika'yı ve bi tane kız vardı yanında Sora olacağı aklının ucundan bile geçmiyoru.Hana böyle yaptığı için kendine kızıyordu.Giderken Aika'ya merak etmesin diye bi not bırakmışdı notta şöyle yazıyordu:

''Aika'cığım bizim sınıftan bir çocuk gelip derslerin başlamak üzere olduğunu söyledi. seni ve buradaki en değer verdiğin insanı göremeyeceğim sanırım.''
Hana Aika'nın yanına doğru gitmeye başladı.Aika ve yanındaki kız o kadar konuşmaya dalmıştı ki...Hana'nın AİKAAAAA..!!!demesini bile duymamıştı.Hana gidip bi sandelye çekti ve yanlarına oturdu.Aika ''HANA'' die bağırmıştı. Hana Sora'yı görmüştü ve buna çok sevinmişti...
Hana'nın dili tutulmuştu sanki.


So-ra Sora bu gerçekten sen misin??
1008

Ayrıca shiro-taichou da burada! üç kadeh getirin demen lazımdı! taichou'nu görmezlikten mi geliyorsun yoksa
sora çok utanmıştı. shiro, sora için o badmintondaki aptal hocalardan biri değildi. shiroya cok değer veriyordu.sonucta o olmasaydı Gotei 4 e giremeyecekti.

cok özür dilerim shiro. aikayı görünce aklımdaki her şey birden uçup gitti sanki..
dedi kısık sesle. shiro önemsiz der gibi kafasını iki yana salladı.sanki birisi aika demişti ama sonucta aika bile bakmamıştı. sora yanlış duyduğunu düşünerek aikayla konusmaya devam etti.

sonra birden yanlarına birisi oturdu. ve sora bir ses duydu:

So-ra Sora bu gerçekten sen misin??

Sora sandalyede oturan kıza baktı. Onun Hana olduğunu hiç düşünmemişti. Sesi ona çok tanıdık gelmişti.

Ha, Hanaa!! inanmıyorum.Yeniden toparlandık ha. yeniden hep beraberiz. buna inanamıyorum.İşte eski günlerimize tekrar geri döndük ha??!!

sora aniden hana nın boynuna atladı.aika da yanlarına gelmişti. 3ü hiç ayrılmnayacakmış gibi sarıldı. hiçbiri birbirinden kopmak istemiyordu.birbirlerine cok bağlılardı çocukluklarından beri.

buradan sonra evime gidelim mi?? eski resimlerimize bakarız o günleri anımsarız. Ha , ne dersiniz ??

1298

Aika bugünü hayal bile edemezdi. onlara sımsıkı sarıldı. üçü de o kadar mutlulardı ki shiro-taichou'yu unutmuşlardı.

buradan sonra ebvime gidelim mi?? eski resimlerimize bakarız o günleri anımsarız. Ha , ne dersiniz ??


Aika sözünün bitmesini beklemeden bağırdı!

süper olur! ama sizin evde bir şey yoktur şimdi. hadi bize gidelim.,dedi

Bardan 4 şişe sake aldı ve ikisini sürükleye sürükleye evine götürmeye başladı. ikisi de kurtulmak için çırpınıyorlardı ama nafile. 1. asistanın elinden kimse kurutulamazdı.
555
rp out: seireitei-Michiko Aika'nın evi

Shiro sadece etrafını izleyebiliyorddu.Etrafında çok güzel bir aile vardı.Sadece onlara gülümseyebiliyordu.Konuşması için bir neden yoktu.Sakesini yudumladı ve hayorisinin içinden bir sürü evrak çıkararak imzalamaya başladı.

sora , shiroyu söz verdiği gibi buraya getirmişti. ama yolda konuşup anlaşmışlardı. bugün fazla içmeyeceklerdi. içeriye girdiklerinde biraz şaşırdılar. onlardan ve garsondan başka kimse yoktu.. anlaşılan bugün burası çok boştu..

bugün burası baya boşmuş. neyse shiro, biraz oturup sessizlikte kafa dinleriz:) ...

sora shiroya dikkatlice baktı. daha önce hiç shironun dış görünüşünü incelememişti. beyaz saçları ve altın rengi gözleri uyum içindeydi ve cok güzel duruyorlardı.. shironun güçlü olduğu kadar güzel olduğunun da farkına vardı...

ne kadar güzel gözlerin var shiro. cok kıskandım şimdi:)...

653

Shiro gülümseyerek:
-Pek özenme bu benim hastalığım,dedi

Boşver, ben cok beğendim.. dediktan sonra iki kadeh sake ısmarladı sora. ve shiroya döndü:

shiro.. cok iyi birisin . ama konustuğumuz konular hep aynı. ama benimle paylaşmak istediğin başka bir şeyler var mı? aslında hayatın cok renkli. hem cok başarılı hem de güçlüsün. zaten genelde güçlüler başarılı oluyor değil mi?! bu arada hatsutoyla da cok güzel bir ikili olduğunuzu düşünüyorum..

sora bunları söylerken cok içten davranmıştı. aslında insanları övmeye pek sevmezdi ama shiro gercekten tebrik edilebilecek biriydi..

577

Shiro sevimli bir şekilde:
-Aslında bunları sana güvendiğim için söylüyorum.Kimseye söyleme.Hatsuto bir quincy.Ben onla dünyada karşılaştım.Hollowlardan biri beni ağır yaraladığında bana o bakmıştı.Onun evinde kalmış ve ona bakıp istediği herşeyi yapmıştım.Onu çok seviyorum.Bu yüzden öleceğimi bilsem onu bırakmam.Hatta onun üstündeki hakamayı özel olarak yaptırttım.Reiatsusunu gizliyor.Onun yanında kalmayı dünyada kalmayı isterdim.Ancak kaptan olduğum için buradan ayrılırsam yakalanıp cezalandıralacağım.Ancak önemli bir şeyde oraya gidebilirim.Bu yüzden onu burada tutabilmek için herşeyi yaparım,dedi

Shiro:

' -Aslında bunları sana güvendiğim için söylüyorum.Kimseye söyleme.Hatsuto bir quincy.Ben onla dünyada karşılaştım.Hollowlardan biri beni ağır yaraladığında bana o bakmıştı.Onun evinde kalmış ve ona bakıp istediği herşeyi yapmıştım.Onu çok seviyorum.Bu yüzden öleceğimi bilsem onu bırakmam.Hatta onun üstündeki hakamayı özel olarak yaptırttım.Reiatsusunu gizliyor.Onun yanında kalmayı dünyada kalmayı isterdim.Ancak kaptan olduğum için buradan ayrılırsam yakalanıp cezalandıralacağım.Ancak önemli bir şeyde oraya gidebilirim.Bu yüzden onu burada tutabilmek için herşeyi yaparım.' dedi

sora shironun bu sözlerinden onun hatsutoyu cok sevdiğini anlamıştı.. ve shiroya kendi için cok önemli olan anısını anlatmaya karar verdi:

aslına bakarsan ben de aynen senin gibi düşünüyordu. dünyada cok değer verdiğim bir insan vardı.bir gün hallowların saldırısına uğradık... o beni korumak için önüme atladı. shinigamilere haber salınmıştı. oraya doğru geliyorlardı.. ama shunpo kullanamıyorlardı ve cok gec kaldılar . sevdiğim kişi coktan hallowa yem olmuştu. o günden beri kendimde büyük ir boşluk hissediyorum..

sora bunları söylerken gözünden sayısız gözyaşı döküldü.ve birden

vay be, bu kadar gözyaşım olduğunu bilmiyordum. aslında buraya gelirken önce shunpo öğrenmeyi hedefledim. mutlaka öğrenicem. o günden sonra shunpo kullanamayan shingami lerden nefret ediyorum...

1429

Shiro Soraya sarılarak:
-Eminim onu bulacaksındır.O buralarda bir yerdedir.Hem istersen sana iyi shunpo kullanmayıda öğretirim,dedi gülümseyerek

Shiro Soraya sarılarak:
-Eminim onu bulacaksındır.O buralarda bir yerdedir.Hem istersen sana iyi shunpo kullanmayıda öğretirim,dedi ..

sora buna cok sevindi..

tabikii cok isterim canım . yarın olabilir mi??

235

Shiro gülümseyerek:
-Elbette ancak şimdi bir işim var.Hastalar beni bekliyor,diyerek shunpoyla tedavi merkezine vardı.

sora yeniden sake cennetine geldi.buraya cok sık gelmeye baslamıştı..cok sake içiyordu..ama fazlası da zararlıydı aslında.. bugün de yalnız değildi. hanayı bekliyordu..buluşup biraz kafa dağıtacaklardı..bugün olanlardan sonra bu ikisine de iyi gelecekti..bir masa seçti ve oturdu.hanayı beklemeye başladı..

306